Mehmet Akif ERSOY 82. ölüm yıl dönümünde saygıyla anıldı.
Cenaze namazı İstanbul-Beyazıt Camii’nde kılınacaktı. Az sayıda insan caminin kapısında cenazeyi bekliyordu. Bir araba yaklaştı. İçinden üç hamal. çıplak bir tabut çıkardı

BİR GARİBANIN TABUTU
Önce kimsesiz bir garibanın tabutu sanmışlardı. Sonra bu çıplak tabutun Mehmet Akif ERSOY’a ait olduğu anlaşılınca, camide sessiz ama acı bir kıyamet koptu. Akif’i kefensiz, çıplak getirmişlerdi , ağlamaya başladı oradakiler.
Birden Darülfünun öğrencileri her yandan camiye akmaya başladı. Gözyaşları içinde çıplak tabuta sarıldılar. Cami girişinin karşısında bulunan Emin Efendi Lokantası’nda asılı Türk bayrağını aldılar, çıplak tabutu örttüler. bir yerden Kabe örtüsü bulundu. Onu da tabutun üstüne koydular.
Gözyaşları, sessiz öfke, hüzün ve hasret birbirine karışmış halde cenaze namazı kılındı. Öğrenciler cenazenin araca konmasına karşı çıktılar.
“Üstadımızı, başımızın üstünde biz taşıyacağız” dediler.

“BİR ŞAİR, BİR İNANMIŞ ADAM YİTİRDİK”
Beyazıt’tan Edirnekapı Şehitliği’ne kadar Akif eller üstünde, başlar hizasında taşındı. Geçtiği her yerden insanlar cenazeye katıldı. Adını duyan hürmetle ayağa kalktı, Fatiha okudu, usulca kalabalığın arasında katıldı ve yürüdü. Kalabalık sayısı binlere ulaştı. Edirne-kapı şehitliğinde, Babanzade Ahmet Naim’in yanı başında kabre kondu Akif. Hafızlar Kuran okudu, imamlar dua etti. Sonra gençler hep birlikte ayağa kalktılar, gür bir sesle İstiklal Marşını okudular. Herkes ağlıyordu. Yürekler yanıyordu.
Gençler nutuklar irad etti.
Bunlardan biri Edebiyat Fakültesi talebesi Abdülkadir Karahan’dı:
“Âkif’in şahsiyetinde Türk gençliği yalnız güçlü bir nazım ve Millî Marşın şairini gaib etmiş değildir. Aynı zamanda sağlam karakterli, kalbinin bütün iman ve heyecanı ile inandıklarına ömrünün sonuna kadar sadık kalmış bir insan da yitirmiştir.”
Talebeler, mezar taşını kendi paralarıyla yaptırmaya ve her sene burada buluşmaya söz verip oradan ayrıldılar.
CENAZE NEDENİYLE SORUŞTURMA AÇILDI
Cenazeye devlet ricalinden hiç kimse katılmamıştı. Katılmadıkları gibi, cenaze izlenmiş, katılanlar not edilmiş ve emniyet tarafından rapor edilerek ‘üst makamlara’ bildirilmişti.
Mehmet Akif ERSOY Kimdir yazımıza ulaşmak için tıklayınız.